Çocukları Cinsel İstismara Yönelik Bilgilendirme Yolları
Çocuklara yönelik cinsel istismar, çoğumuzun okumak bile istemediği konuyla ilgili haber veya görsel karşımıza çıktığında bakamadığı bir konudur. Ancak en önemli ve en çok bilinçlenmemiz gereken konuların en başında gelir. Doğru bir yoldan gidersek çocukların bedenlerine yönelik yapılan saldırıları önleyebilir ve onları koruyabiliriz. Bunun için dünyada ve ülkemizde çocuğa yönelik olan cinsel şiddet eylemleri ve girişimlerini görmezden gelmemeye başlayarak ilk adımı atabiliriz.
Psikanalitik kuramın kurucusu Sigmund Freud’a göre yaşam enerjisini sembolize eden libido, doğumumuzdan itibaren bizimle beraberdir. Çocuklarda görülen 3-5 yaşları arasındaki cinsel organlarına ilgi, vücudunu tanıma, karşı cinsten kendini ayırt etme olarak anlamlandırılır. Tamamen sağlıklı bir süreçtir, çocuk kendi bedenini keşfetmeye başlar. Bu arada önemli olan ebeveyn olarak sakin kalıp çocuğa açıklayıcı bilgiler vermektir. Cinsel organına olan ilgisini “ayıp, çirkin, kötü” şeklinde anlamalar yüklemek, ileri de oluşabilecek herhangi bir kötü muameleye maruz kaldığında çocuğunuzun bu durumu sizden saklamasına neden olabilir.
Çocukluk döneminde deneyimlenen cinsel istismar, çocuğun fiziksel ve ruhsal benliğini derinden sarsar. Anlamlandıramadığı bu saldırı karşısında ne yapacağını bilemez. Normalden daha öfkeli veya daha içe kapanık tavırlar sergileyebilir. Kendisine ve bir başkasına zarar verme olasılığı artar. Yaşadığını sözel olarak ifade edemeyen çocuk davranışlarıyla gösterir. Ani öfke patlamaları, korku nöbetleri, iletişimde eksiklik, sosyal geri çekilme gibi davranışlardan gözlemlenebilir. Çocukların bu duruma sessiz kalma ihtimallerini şöyle sıralayabiliriz; istismarcı tanıdığı biri olabilir ve çocuğu tehdit ediyor olabilir, çocuk nasıl anlatacağını bilemeyebilir, büyükleriyle cinsel konular hakkında konuşmaktan utanabilir, söylerse başının belaya gireceğini düşünüyor olabilir, cinselliği anlamlandıramadıysa ve istismar sevdiği biri tarafından yapılıyorsa söylemekten çekiniyor olabilir. Çocuk, “Dedem neden böyle bir şey yapıyor? Bu nasıl bir oyun? Anneme babama söylersem neler olur?” diye düşünerek, söylemekten korkup, kendi içlerine kapanabiliyor.
Hayal dünyaları oldukça geniş olan çocukların bu durumu uydurduklarını, abarttıklarını düşünerek onlara inanmayan, ayıplayan ebeveynler, çocuklarına zarar vermekte, onların topluma kazanımlarını zedelemektedir. Çünkü cinsel istismara uğramış olan çocuk, kendini yalnız ve mutsuz hisseder. Bu olumsuz hislerle baş etmek yeterince zorken, bir de anne babasının ona inanmamasının verdiği hayal kırıklığını yaşar. “Annem ve babam bana inanmadı, o halde ben kötüyüm” “eğer annemle babam bana inanmıyorsa ve bu kişi bana böyle oyunlar yapıyorsa, ben bunu hak ettim, ben kötü bir çocuğum” gibi inançlar gelişir.
Çocuğun yaşadığı olumsuzlukları ebeveynleriyle ya da güvendikleri sağlıklı yetişkinlerle paylaşması için önce çocuğunun ne anlatmak istediğini dinleyen, ona güven veren ebeveynleri olması gerekmektedir. Çocuğunuzun önce size güveniyor olması ve onun söylediklerini önemseyeceğinizi bilmesi gerekir. Anne baba tarafından her durumda sevileceğini sahiplenileceğini hisseden çocuğun, yaşadığı bu travmatik deneyimi anne ve babasına anlatma olasılığı daha fazladır.
Çocuklarınıza cinsel eğitimi vermek siz ebeveynlere düşmektedir. Öncelikle, küçük yaşlarda genital organlarına merak sardıklarında bu durumu ayıplamadan tanımlayın. Erkekte ve kadında farklı olduğunu söyleyin. Kendisine “istediği dışında kimsenin dokunamayacağını, dokunursa mutlaka size söylemesi gerektiğini” belirtin. Kısacası çocuğunuza güven verin. Çocuğunuza vereceğiniz güven belki de onun sizinle iletişim kurmasını sağlayacak ve oluşabilecek herhangi bir istismar durumunda size söylemesini sağlayacaktır. Böylelikle olumsuz deneyimler yaşaması halinde çocuğunuzun yanında olabilir ve ona gereken desteği sağlayabilir ve en önemlisi ona kendisini nasıl koruyabileceğini öğretebilirsiniz.
Klinik Psikolog Ilgın Şirin& Klinik Psikolog Berat Arifoğlu
Comments